“Erkeğin İktidarı Her Yerde, Kadının Direnişi Her Yerde”

‘’Erkeğin iktidarı her yerde, kadının direnişi her yerde’’ şiarıyla başlattıkları kampanyanın önemine dikkat çeken Demokratik Kadın Hareketi Eş Sözcüsü Gülden Coşkun, kadın mücadelesi arttıkça devletin kadın düşmanlığının da artığına dikkat çekerek, tüm kadınları örgütlenmeye ve daha fazla söz söylemeye çağırdı.

image
Demokratik Kadın Hareketi (DKH), “Erkeğin iktidarı her yerde, kadının direnişi her yerde” şiarıyla 4 Nisan tarihinde başlattığı kampanya ile ilgili bilgi verdi. Kadın mücadelesinin ileri bir düzeye ulaştığını, buna karşın kadın özgülük mücadelesine yönelik saldırıların da arttığını belirten DKH Eş Sözcüsü Gülden Coşkun, tüm kadınları direnişi büyütmeye çağırdı. DKH olarak kadınları örgütlemeyi amaç edindiklerini söyleyen Gülden, “Kampanyayı da bu amaç doğrultusunda oluşturduk. Kampanyamızın şiarı, ‘Erkeğin iktidarı her yerde kadının direnişi her yerde.’ Kampanyanın içeriğini, örgütlenmeye duyulan bu ihtiyaç oluşturuyor. Bugün Türkiye Kuzey Kürdistan coğrafyasına baktığımızda kadının mücadelesinin çok ileri düzeyde olduğu bir süreçteyiz. Özellikle bu alanlarda kadınları sokağa dökebilmek, mücadele alanlarına götürebilmek belli boyutuyla bazen zorlaşabiliyor” şeklinde konuştu. Bu noktada kadınların yaşam alanlarına girmeden, kadınları mücadeleye çekemeyeceklerini belirten Gülden, kampanyanın temel hatlarını bu şekilde açıkladı.
‘Eril dil cinsel saldırılar ve öz savunma üzerine atölyeler’
Eril dil, cinsel saldırılar, üniversitelerdeki cinsiyetçi eğitim ve öz savunma üzerine atölye çalışmaları, paneller ve seminerler gerçekleştireceklerini kaydeden Gülden, atölyelerinin bu alandaki çalışmalarla sınırlı olmayacağını kadınların kendi üretimleri olan keçe veya çanta yapımı ile ilgili atölyeler de açacaklarına da belirtti. Kadınlarla ortaklaşa gerçekleştirecekleri sokak tiyatrolarına ilişkin olarak Gülden, “Kadın mücadelesine değinebileceğimiz sokak tiyatroları da örgütlüyoruz” dedi. Kürdistan’da yaşanan savaşta özellikle kadınların hedef alındığını hatırlatan Gülden, Kürdistan’da yaşanan savaşa ilişkin alt şiarlar oluşturacaklarını ifade etti.
‘Kadınlara yönelik saldırılar tesadüf değil sistematiktir’
Göçmenlik ile ilgili çalışmalarını, “Zorunlu göç ve kadın” konulu panel ile 24 Nisan’da İstanbul’da hayata geçireceklerini dile getiren Gülden, “Kürdistan’da da, kadın kooperatifleri ve ilçeler olarak özelde Dersim üzerinden yürüttüğümüz çalışmalar başladı. Belediyelerle yapacağımız çalışmalar, kadın odalarının açılması ve danışmanlık üzerine kurulacak” şeklinde dile getirdi. Rojava’da yaşan savaştan sonra kadın mücadelesinin özsavunma üzerinden yürütüldüğüne dikkat çeken Gülden, “Bugün kadınlar üzerinde uygulanan saldırılar, katliamlar tesadüf değil sistematiktir. Kadın mücadelesi arttıkça devletin kadın düşmanlığı da artmaktadır” açıklamalarında bulundu.
‘Örgütlenme özgürleşmeyi getirecek’
Ülkenin batısında katledilen kadınların devrimci, sosyalist, yurtsever kadınlar olduğu gibi yine devletin cinsiyetçi söylemleri üzerinden kadınların katledildiğini dile getiren Gülden, “Kadın katliamları ‘saygın tutum’, ‘iyi hal’ indirimleriyle meşrulaştırılıyor. Kadının kahkahasından giyimine kadar yapılan açıklamalarla yaratılan algı ile kadını toplum içinde linçe maruz bırakıyor. Erkek algısı ve ideolojisiyle şekillenen bir kadın profili çiziyorlar. Bu profile uymayanlara ise saldırılar, katliamlar yapılıyor” şeklinde kaydetti.
‘Mücadele yükseltilmeli’
Bu saldırılara karşı kadınlara ulaşarak mücadelenin yükseltilmesi gerektiği vurgusu yapan Gülfidan, devletin kadına karşı yaşamını her alanında açmış olduğu bu topyekûn savaşa, kadınların topyekûn direnişle cevap olması gerektiğinin altını çizdi. Örgütlenmenin önemine dikkat çeken Gülden son olarak, “Örgütlenme beraberinde özgürleşmeyi getirecektir. Kadınları alanlara çıkmaya davet ediyoruz. Daha fazla söz söylemeye çağırıyoruz” dedi.
ALINTI: JİNHA

Share