Avrupa Demokratik Kadın Hareketi, 14. Kurultayını Frankfurt’ta başarıyla gerçekleştirdi


Avrupa Demokratik Kadın Hareketi , “Tarihten bugüne emeğimizle var olduk, bilincimizle direniyoruz birlikteliğimizle kazanacağız” çağrısıyla 14. Kurultayını Frankfurt’ta gerçekleştirdi.

15 -16 Nisan’da yapılan kurultay, devrim ve sosyalizm mücadelesinde yaşamını yitirenler için saygı duruşu ile başladı.
1978 de katledilen Sırma Bayoğlu’na ithaf edilen 14. Kurultay, kadının özgürlük mücadelesinin parçası olan tüm kadınlar selamlandı.

Kurultayda kadın ve küreselleşme, dünyada ki güncel gelişmeler başlıklı iki sunum yapıldı.
İlk sunumda küreselleşmenin emeğin sömürüsüne hizmetinin nasıl olduğu ve kadının evi içi emeğinin sömürüsü, ekonomik sistemin ataerkilliği nasıl güçlendirdiği, üretim ve yeniden üretime dönüşü, açılan sınırlarla oluşturulan yeni sömürü ağları, görünmeyen yeni sınırlara vurgu yapılarak
“ Neden KÜRESELLEŞME VE KADIN sorusuna baktığımızda; içinde yaşadığımız emperyalist-kapitalist sistemin bütün politikalarını ezilen emekçiler ve özellikle kadınlar üzerinde yaparken bizlerin bundan uzak kalması düşünülemezdi . Kapitalizimin küresel saldırıları dünya halklarına kan kustururken, biz mücadeleci ve örgütlü kadınlar nerede durmalıyız? Ne yapmalıyız ? Kadınlar özellikle erk-egemen sistemin sayısız saldırılarına, ölümlere maruz kalırken nasıl politikadan ve mücadeleden uzak durabilirler? Bu yönlü soruları çoğaltarak kendimize sorabiliriz…
Kapitalist birikim sürecinde kadın emeğine uygun iş gücünü oluşturuyorlar, çünkü en ucuz emek kadın emeği …
Kadınlara ev kadını olarak bakılması anlayışı yalnızca emeklerinin ucuza satın alınmasını değil, aynı zamanda emeklerinin daha kolay kontrol edebilmesini de sağlıyor…
Kadın iş gücünün tercih nedenlerinden biri de; iş gücünün serbest proleter iş gücü yerine, marjinalleştirilmiş eve bağımlı ve serbest olmayan bir niteliğinin olmasıdır.
Küreselleşme, emeğin toplumsallaşmasını da dağıtan bir sistemdir. Bunu esnek çalışmayla, eve iş götürmelerle, part-time çalışmayla, sigortasız-güvencesiz, kısa süreli sözleşmeli çalışmayla yapıyor” denildi.

Verimli, keyifli ve canlı tartışmalarla geçen sunumun ardından, dünyada ki güncel gelişmeler başlığı ile ikinci sunuma geçildi.
Güncel gelişmeler üç temel başlıkla özetlendi.
1. içinde yaşadığımız tüm hayatı etkileyecek boyutta olan ekonomik kriz.
2. iklim değişikliği. Doğada ki her canlının yaşamının tehlikeye girmesi ve doğayı bitirmeye dönük bir noktaya gelinmesi
3. Şiddet ve zora dayalı güç kullanımı.
Konu başlıkları içerisinde kapitalist talanın ekolojik sistemi nasıl tahrip ettiği, sel felaketleri ve depremleri tetikleyen kapitalist üretim sistemine değinildi. Yakın zaman da yaşanan deprem felaketinin sonuçları ve SMF, ADHK ve SYM ile sürdürülen deprem koordinasyonunun çalışmaları da aktarıldı.
Pandemi öncesi ve sonrası yaşanan ekonomik kriz ve bunun işçi ve emekçilerin yaşamına yansıması, Fransa ve İngiltere’de gelişen grevlere değinilerek, Almanya’da yaşanan grevler ve sendikal mücadelenin önemi tartışıldı.
Devletlerin zora dayalı güç kullanımının nedenleri anlatılarak, Ukrayna-Rus savaşı, Afganistan ve İran’da uygulanan şiddet ve kadın mücadelesine yönelik devlet şiddetine vurgu yapılarak, İstanbul Sözleşmesini seçim pazarlığına dönüştüren burjuva partilerin ve erkek egemen sistemin kadın üzerindeki tahakkümü tartışmaya açıldı.

Canlı tartışmalarla süren ilk günün akşamı kültürel etkinlikle devam edildi.
İkinci gün yıllık raporlar okunup değerlendirildi ve yeni yönetim organları seçilerek 14. Kurultay sonuçlandı.

Share